Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) 23. Olağan Genel Kurul Toplantısı, 17-18 Şubat, çoğunluk bulunamadığı takdirde ise 24-25 Şubat 2018 tarihlerinde İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda toplanacak. Genel kurul öncesinde sektörde 2017 yılında yaşanan gelişmeleri değerlendiren TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, zorlu geçen 2016 yılının ardından 2017’yi toparlanma ile kapattıklarını söyledi.
Yaşanan gerilim ve tartışmalar üzerine ertelenen ve Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından görevlendirilen kurul tarafından tarihi belirlenen TÜRSAB Genel Kurulu’na geri sayım sürüyor.
TÜRSAB 23. Olağan Genel Kurulu 17-18 Şubat, çoğunluk bulunamadığı takdirde ise 24-25 Şubat 2018 tarihlerinde İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda toplanacak.
Genel Kurul öncesinde turizm sektörüne yönelik bir mesaj yayınlayan TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, sektörde 2017 yılı gelişmelerini değerlendirdi. Ulusoy, mesajında şunları kaydetti:
“Turizmde zorlu geçen 2016 yılının ardından ülke olarak 2017 yılını toparlanma ile kapattık. Elbette 2014 ve 2015 yıllarındaki seviyelere henüz ulaşabilmiş değiliz. 2017 yılında ziyaretçi sayısında yakaladığımız yükselişe karşın, turizm gelirlerindeki büyüme de nispeten daha düşük kalmış durumda. Ancak 2018 yılı ve sonrası için umut veren bir artış yakaladığımız gerçeğini de göz ardı etmememiz gerekiyor.
Türk turizmi yıllar boyunca çok önemli krizler, badireler atlattı. Körfez krizi, kuş gribi ve küresel ekonomik kriz gibi birçok olayı hep birlikte atlattık. Ancak 2016 yılındaki kriz maalesef hepimizi olumsuz etkiledi. Bununla birlikte geçmiş deneyimlerimizden elde ettiğimiz tecrübeyle başka hiçbir sektörün gerçekleştiremeyeceği ölçüde hızlı bir toparlanma ile 2017 yılını geride bıraktık. Bundan sonra önemli olan, turizmdeki büyümeyi istikrarlı hale getirecek bir yaklaşım sürdürmek olmalıdır.
Zira; turizm moralin çok önemli olduğu, olumlu haberlerle gelişen bir sektör. Geçmişte yaşanan ve turizme olumsuz tesir eden hadiseleri tekrar ederek negatif bir hava çizmenin doğru olmadığı kanaatindeyiz.
Bizim, Türkiye’nin geleceğini, önümüzdeki 5 yıllık planı, Türkiye’ye gelen turist sayısını arttırmayı, turizm alanında gerçekleşen istihdam sayısını yükseltmeyi konuşmamız gerekiyor. Turizmden elde edilen geliri, turizmin ekonomiye sağladığı katkıyı yükseltecek adımları, Türkiye’nin Dünya turizm sıralamalarında daha üst sıralara çıkmasını sağlayacak politikaları konuşmamız gerekiyor. 2018 yılı ve sonrası için tüm beklentimizi ve enerjimizi turizmi geliştirmek üzerine tesis etmeliyiz.”